Madonna Fahişe Sendromu ve Erkekte Cinsel İsteksizlik

Madonna fahişe sendromu son zamanlarda oldukça popüler hale gelmiş ve tartışma konusu olmuştur. Bu kavramın içerisine baktığımızda çok derin psikodinamik anlamlar taşıyan öğeler ile karşılaşmaktayız.

Madonna fahişe sendromunun anlamını incelediğimiz zaman burada Madonna kelimesinin karşılığı saf, temiz, masum gibi anlamları karşılar. Yabancı kaynakları incelediğimizde Madonna kelimesi başka bir anlamıyla “Virgin Mary” yani bakire Meryem anlamını taşır. Bu anlamıyla da Madonna bir nevi kutsallığı temsil etmektedir. Fahişe ise seks, arzu ve şehvet anlamlarını taşır.  Yani burada fahişe, kutsal olmayan bir nevi kötü kadın anlamındadır.

Burada şefkat ile şehvetin birbiriyle ayrıştırılması durumuyla karşılaşılır. Bu erkeklerin genellikle kafasına yüklediği bir kavramdır. Kültür ve yetiştirilme tarzı burada oldukça etkilidir. Daha kapalı ve cinselliğin konuşulmadığı toplumlarda erkeğin kafasında eğlenilecek ve evlenilecek gibi ayrımlar vardır. Erkek için evlenilecek kadın kutsal olmalıdır, eğleneceği kadınla ise istediği cinsel birlikteliği gerçekleştirebilmelidir. Erkek evlendiği zaman eşini kutsal olarak görmeye başlar ve bu durum kişinin şehveti eşine yansıtamamasına ve şefkat modunda kalmasına sebep olmaktadır.

Hamilelik dönemi ve sonrasında kadının anne olması da bu durumu etkiler, kadın anne olmasıyla birlikte artık erkek için kutsal hale gelir ve erkek kadına karşı cinsel bir istek duymamaya başlar. Erkek eşine karşı cinsel isteksizlik duyar fakat diğer kadınlara karşı bu durum geçerli değildir. Bu cinsel isteksizlik durumsaldır, yani erkek sadece eşine karşı bir isteksizlik yaşar dışarıdaki kadınlar erkeğin eşinden güzel veya çekici olmasalar bile erkeğin daha çok ilgisini çekebilirler çünkü erkek eşini kutsal olarak görmekte ve cinsel ilgi duymamaktadır. Dışarıdaki diğer kadınlar ise erkeğin daha çok ilgisini çekebilmektedir.

Erkek bir nevi evrimsel anlamda avlanma psikolojisi içerisindedir. Hala kadınları elde edebiliyor muyum? Onları etkileyebiliyor muyum gibi düşünceleriyle kendi üretkenlik ve varlığını kanıtlamak amacıyla girişimlerde bulunabilir.

Kadın ise bu durumda daha farklı düşünceler içerisindedir. Eşinin onu istemediği veya arzulamadığı, beğenilmediği gibi düşüncelere sahip olabilir. Burada aslında kadın güzel olmadığı veya çekici olmadığı için değil erkeğin eşine karşı olan bakış açısının farklı olmasıdır.

Erkekteki cinsel isteksizlikte önemli olan bazı faktörler vardır. Erkeğin annesiyle olan ilişkisi, annesiyle iç içe geçme, anneye aşırı bağlılık etkilidir. Bu faktörler erkeğin annesi gibi bir eş bulma, istediği eşi bulsa da sürekli eşi ve annesini kıyaslama, memnuniyetsizlik gibi durumlara yol açabilir. Yani erkek eşini annesi yerine koyarak onu şehvetten arındırır ve kutsal bir konuma getirir.

Bu kişiler ile aile dinamiği, cinsel mitleri ve inançları çalışılmalıdır. Bu kişiler aynı zamanda performans kaygısı da yaşıyor olabilirler ve sorunu buna atfediyor olabilirler. Bu durumda hem erkek hem de kadının terapiye birlikte gelmesi önemlidir. Diğer yandan kadın da dominant yapıda olabilir. Kadın eşine karşı aşırı koşulsuz olabilir. Koşulsuzluk anne ve babaya mahsus olan davranışlardır. Eşlere karşı bu dinamik aktarılmamalıdır.

M. Berk Karaoğlu

Uzman Klinik Psikolog- Aile Danışmanı- Cinsel Terapist 

Özel Berk Karaoğlu Aile Danışma Merkezi